Güder BUSABAH’a konuştu: Biz viraneyi gülistanlık yaptık

Projelerinden bahseden ve önemli açıklamalarda bulunan Battalgazi Belediye Başkanı Osman Güder, istenirse bir yerin gülistanlık da, viranede yapılabileceğini dile getirdi.  Derme Islah Projesi’yle viraneyi gülistanlık yaptıklarını belirten Güder, “Şu anda çalışmalarımızın yüzde 90’ı bitti. Bu çalışmalarımız tamamlandığında, görselleştirmelerle beraber çok daha iyi olacak. Bu projemiz ismimizi gündemde tutacak bir proje. Her proje ismimizi gündemde tutar ama buranın eski halini biliyorsunuz. Attığımız her adım Battalgazi’yi öne çıkaracak, buralara değer katacak prestij projeleridir” dedi.

-Asrın felaketini geride bıraktık. Battalgazi ilçesi de bu felaketten büyük bir şekilde etkilendi. Şu an Battalgazi ilçesinde yıkılacak bina sayısı hakkında bilgi verir misiniz ve şimdiye kadar kaç bina yıkıldı?

Şehir merkezimizin büyük bir kısmı yıkılmış oldu. Bizim 13 bin tane ağır hasarlı ve orta hasarlı binamız vardı. Bunların yüzde 35’i yıkıldı. Diğer kalan kısım da en yakın zamanda hızlıca yıkılacak, yıkımlar devam ediyor. Yıkımları YİKOB yapıyor. Geçtiğimiz günlerde bir toplantı yaptık, ilerleyen günlerde de bu konuda valimiz ile bir toplantı daha yapacağız ve net rakamlar o zaman verilebilir.

-Diğer deprem bölgelerinde tüm orta hasarlı binaların yıkılacağı, tadilatlarının durdurulduğu söylentileri var. Malatya’da orta hasarlı binalar için ne yapılmalı?

2020 depremini Battalgazi/Malatya olarak yaşadık. Yaklaşık 3 bin evimiz ağır hasarlıydı. Ciddi oranda da orta hasarlı konutlarımız vardı. 2023’e geldiğimizde yıkılan binaların çoğunun, o dönemde orta hasar alan binalar olduğunu görmekteyiz. Sayın Cumhurbaşkanımız şöyle bir karar almış oldu: Orta hasarlıların da ağır hasarlı konut hükmünde olacağı ve yıkılması gerektiği kararını aldı. Ancak üniversitelerimizin de içinde bulunduğu bir tespit komisyonu tarafından orta hasarlı ama güçlendirme yapıldığı takdirde herhangi bir sıkıntı yaşanmayacağı belirtilen binalar var ise, bunlar belediyemizden ruhsat alarak güçlendirme yapabileceklerdir.

-Şimdiye kadar kaç binaya güçlendirme için ruhsat verildi?

Ciddi bir oranda başvuru olmadı. İnsanların kafalarında hâlâ soru işaretleri var. Söylediğiniz gibi değişik büyüklüklerde deprem beklendiği söylentileri var. 2 gün önce de 4.3 büyüklüğünde bir deprem gerçekleşti. Bu gibi durumlar insanların kafalarında soru işaretleri oluşturuyor.

-Deprem bölgelerinde uzmanların uyarıları devam ediyor. Birçok vatandaşımız bu uyarıları önemsemiyor. Sizin orta hasarlı bir eviniz olsa oturur musunuz?

Bence üniversitelerin içinde bulunduğu heyet kararı bu konuda çok önemli. Bir kişinin vermiş olduğu rapor ile o evde oturmam ama hocalarımızın içinde bulunduğu bir heyetin vereceği karara güvenirim. 2020 depreminde bizim ev orta hasarlıydı ancak üniversite hocalarımızın incelemeleri sonucu güçlendirme yapılabileceği kararı çıktı. Güçlendirme ile 2023’de olan depremde de o ev yıkılmadı. Yani orta hasar kavramı biraz muğlak, kişiye göre değişebilecek bir kavram. İmkân varsa orta hasarlı binalar da Sayın Cumhurbaşkanımızın dediği gibi yıkılabilir. Çünkü binalar yoruluyor. 4’ün üzerinde depremler yaşadık. 6.5 büyüklüğünde deprem söylentilerinden bahsettiniz, ben öyle bir şey beklemiyorum İnşallah.

-Battalgazi Belediyesi özellikle kentsel dönüşüme ağırlık veriyor. Elazığ depremi sonrası bu çalışmalara hız verildi ve Çevre Yolu altındaki Şehit Fevzi Mahallesi’nde Kentsel Dönüşüm Alanı’nı başlattınız. Bu proje bir ilkti. Bundan sonra kentsel dönüşüm adımının devamı var mı?

Bu çalışmalarımızı bitirme aşamasına getirdik. Daha önce de temel atılabilirdi fakat deprem bu süreci biraz uzattı. Bu ayın sonunda da 400 konut için temel atma çalışmaları başlayacak. 200 konut yine bu bölgede yaptığımız projenin yanında, 200 konut ise İnderesi Bölgesinde temelleri atılmış olacak. Türkiye’mizin birinci önceliği kentsel dönüşüm. Bu bölgelerde bir dönüşümün yapılması lazım. Bizden önce de yapılmadığı için gettolaşmış. Belki de koşullar gereği görmezden gelinmişti. Hayalimiz buydu ve 2020 depremi bunu hızlandırmamıza vesile oldu. Şehit Fevzi’de 679 konutumuza yerleşim gerçekleşti. Artan konutlarımız da var. Bu bölgede kentsel dönüşüme giren yerlerdeki insanlara öncelik tanıyarak buralara taşımış olacağız. Nasip olursa ilerleyen günlerde kentsel dönüşüm tüm belediyelerin ve Battalgazi’nin de tek derdi olacak. Çünkü Battalgazi’de 13 bin bina, 62 bin konut ağır veya orta hasarlı. Seri bir şekilde bu dönüşümü gerçekleştirmemiz lazım. biz özellikle yerinde dönüşümü tercih etmeliyiz. Biz 2020’de Gelinciktepe, Eski Malatya’daki TOKİ konutlarını işaret ederken, vatandaş kendi bölgesinde kalmak istemişti. Çamurlu’da 2 bin, Gelinciktepe civarında 4 bin kadar konut yapılmış olacak. Tabi Malatya’nın ve bizim de bazı bölgelerde isteğimiz yerinde dönüşüm. Çünkü şehri başka yerlere taşımayalım. Alt merkezler yapalım ama tamamen taşımayalım.

-Yerinde dönüşüme Malatya’da talep nasıl, sanki bir hareketlilik yok gibi görünüyor?

Malatya’da genel olarak 30 bin başvuru vardı. Tabi insanlar günlük ve ekonomik koşullar sonucu biraz çekindiler. Geçen hafta yapmış olduğumuz toplantı ve görüşmelerde, 1 milyon 200 bin liranın az olacağı, fiyat artışlarından dolayı sorun yaşandığı Cumhurbaşkanımıza bildirildi. 750 bin TL artı 750 bin TL olmak üzere verilecek ücretin toplam 1 milyon 500 bin TL olması kararlaştırıldı. Bundan sonraki süreçte başvuru yapan vatandaşlarımıza, jeolojik etütlerin yapılması halinde ruhsat verme noktasında bir sıkıntı çıkmayacaktır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızın sunmuş olduğu tip projeler de var. Bu projeleri uygulamak isteyenler proje ücreti de ödemeyecekler. Zaten birçok vergiden de muaf tutulacaklar. Seri bir şekilde çalışmalarına başlayabilirler.

-Battalgazi Bölgesine hangi proje ile en iyi şekilde hizmet ettiğinizi düşünüyorsunuz?

Kentsel Dönüşüm Projesi olduğunu düşünüyorum. Bölgede yaşayan 500 konutu evlerinden çıkarıp, kiraya taşımaya çalıştık. İnsanlar bize güvendi ve razı oldular. Önceki zamanlarda hep başarısız oldu. Bu zor bir olay ve bizim de başarısız olacağımızı düşünmüşlerdi. Ama şuna inanıyorum; karar verirseniz, azim ederseniz düşüncenizi gerçekleştirebiliyorsunuz. Burada sadece 679- 700 konutun yapılması önemli değil, ayrıca bir olayı başarmanın emsali ortaya çıkıyor. İnsanlar bu işlere bakıp güven duyuyor. ‘Bizim mahalle ne zaman dönüşecek, kentsel dönüşümde buralara da girecek misiniz?’ diye soruyorlar. Az önce konuştuğum Taştepe Mahallesi’nde oturan bir vatandaşımız da bu soruları sordu. Sadece Taştepe’de değil birçok mahalleden insanlar projelerimize girebilmek için talepte bulunuyorlar. Burada biz bir çığır açtığımızı, bir kartopu gibi yuvarlanarak çoğalacağını da düşünüyoruz. Dönüşmesi gereken her yerin dönüşmesini istiyoruz. Özel şirketler tarafından da dönüşen binaları da görüyoruz. Derme Deresi Islah Projesiyle beraber bütünleşen projeler bunlar.

-Derme deresinin birçok çocuğa mezar olduğunu biliyoruz. Geçmişte de zararlı madde kullanan insanların mekânıydı, bölge ve Malatya bundan rahatsızdı. Şu an bir ıslah çalışması var fakat burası çok uzun bir dere, çalışmalardaki son durum nedir, bu projenin devamı var mı?

Toplam projemiz 10 kilometre uzunluğunda, şu an bin 800 metresinin ıslah çalışması bitmek üzere. Bir bölgeyi güzelleştirmek veya çirkinleştirmek belediye başkanlarının elinde olan bir şey. Burası Malatya’nın istenmeyen yeriydi. Dışarıdan gelen göçmenlerin kaldığı, ev sahiplerinin kaçtığı bir mekândı.

 -Malatya genelinde ve ilçenizde kira fiyatları çok yüksek. Bu konuda neler söylersiniz?

Asgari ücretin 11 bin 400 TL olduğu bir zaman 15 bin TL kira ücreti olması, vay o garibanın haline.

-Son olarak neler söylersiniz?

Siz isterseniz bir yeri gülistanlık da yapabilirsiniz, virane de. Biz bir viraneyi gülistanlık yaptık. Şu anda çalışmalarımızın yüzde 90’ı bitti. Bu çalışmalarımız tamamlandığında, görselleştirmelerle beraber çok daha iyi olacak. Bu projemiz ismimizi gündemde tutacak bir proje. Her proje ismimizi gündemde tutar ama buranın eski halini biliyorsunuz. Attığımız her adım Battalgazi’yi öne çıkaracak, buralara değer katacak prestij projeleridir. Bu gün burada yayın yapıyoruz ama geçmişte burası insanların yürüyemediği, karşıdan karşıya geçemediği bir yerdi. Şimdi ise yürüyüş yollarıyla, bisiklet yollarıyla, kaykay pistleriyle, oturma grupları ve mesire alanlarıyla bir sosyal tesise dönüşmüş durumda.”